mizah-anlayisi
Paylaş

Mizah, bütün kültürlerde ve yaş evrelerinde görülmektedir. Bununla birlikte sadece son yıllarda, deneysel psikoloji, mizahı önemli ve temel bir insan davranışı olarak görmektedir.

Tarih boyunca psikologlar; mizahın, baskın üstünlük, bayağılık, Freudyen id çatışması ya da kişinin gerçek duygularını gizlemede savunma mekanizması olarak gördüğünden mizahı negatif bir anlam içerisinde çerçevelemişlerdir. Bu görüşe göre; kişi, başkalarını küçümsemek ya da kendini öne çıkarmak için mizahı kullanmaktadır. Hal böyle olunca mizah hoş karşılanmayan bir davranış olarak görülmüş, psikologlar tarafından ise üzerinde çalışmaya gerek görülmeyen bir alan olmuştur.

Ancak mizah üzerine yapılan son araştırmada; mizahın, artık bir karakter gücü olarak görüldüğü ortaya çıkmıştır. Bireylerin uygun bir şekilde neyi yapabildiklerini inceleyen pozitif psikoloji mizahın, başkalarının kendilerini iyi hissetmeleri, yakınlık kurmak ya da stresi ortadan kaldırmak için kullanılabileceğini vurguluyor. Mizah anlayışı; memnuniyet, umut ve maneviyatın yanında, pozitif psikoloji üzerine çalışan psikologların taransandan (fizikötesi) olarak adlandırdığı yeti grubu ile de ilgisi vardır. Bu yeti sayesinde dünya ile bağlantı kurmamız ve hayatın anlamını bulmamız kolaylaşacaktır. Mizah anlayışının bilgelik ve öğrenme aşkı gibi diğer yetilerle de bağlantısı vardır. Bunun yanında mizah yapma, duygusal açıdan sağlıklı olma ve iyimserlikle ilintilidir.

Tüm bu nedenlerden dolayı mizah, ana akım psikoloji içinde, araştırmacıların anlamak istediği davranış ya da yetenek olarak görülür. Mizahı nasıl anlar, değerlendirir ve üretiriz?

Yapılan şakayı anlamak için ne gerekir?

Mizahı anlama ve üretme bir dizi zihinsel işlemle gerçekleşir. Bilişsel psikoloji üzerine çalışan psikologlar tarafından üç aşamalı mizah teorisi ortaya atılmıştır. Yapılan şakayı anlayabilmeniz için;

1. Şakanın kurgusunu kafanızda iyi resmetmeniz,

2. Birden fazla yorumlama içinde uyumsuzluğu fark etmeniz,

3. Komik olmayan ya da düz anlamlı kısımları bir kenara bırakıp içerikte komik anlamı bulup çıkararak uyumsuzluğu çözmeniz gerekir.

Bilgi, şema olarak adlandırılan zihin bellek yapıları içinde saklanır. Bir şey görmemiz ya da düşünmemiz ile birlikte bilgi, uygun şemayı harekete geçirir. Harekete geçen bu şema, belirli konu hakkında birden aklımıza gelen bilgi birikimimizi oluşturur.

Diyelim, Far Side karikatüründe bir inek gördük. Bu durumda zihindeki inek şemasını harekete geçiririz (birinci evre). Ancak insanları otlak alanda, inekleri ise arabanın içinde olduğunu görürsek, o zaman zihnimizde iki zihinsel temsil oluşur: daha önceki şemamızın ineklerle ilgili bize ne sunduğu ve karikatüre bakarak bizim ne algıladığımız (ikinci evre). Bu durumda, gerçek dünya algısını (üçüncü evre) ortadan kaldırarak insanların otladığı yerde ineklerin araba kullandığını düşüncesi bize komik gelir. “İnek nedir, biliyorum tabii ki” cümlesi “Bi’ dakika ya… Tarlada olanın insanlar değil, inekler olması gerekir” cümlesi haline geldiğinde, mantıksız bir durumun içindeki mizah ögesinin takdir edilmesi devreye girer.

Komik diye adlandırdığımız şey, en az iki uyumsuz şemanın birbirinden ayrılmasıyla oluşan öznel deneyimdir. Sözlü şakalar ise ikinci şemanın sonunda vurucu söz olarak yer alır.

“Hiç komik değil”

Bir şeyi şaka olarak görmememizin en az iki sebebi vardır. Birincisi, şakadaki can alıcı bölümün şaka yapma dizemiyle uyuşmayan farklı bir zihinsel temsil yaratması; ikincisi, sizde oluşan ilk zihinsel temsili yok edebilmeniz.

Şaka; itici bulduğumuz stereotipler (etnik, ırkçı, cnsiyetçi şakalardaki gibi) üzerine olduğunda zihnimizdeki temsili silmeyi reddetmemiz olasıdır. Çizgi filmlerde gösterilen şiddet de buna örnektir. Roadrunner çizgi filminde bir örsün çakala çarpması gibi, hayvan severler tarafından mizah olarak görülmeyebilir.

Yaşlı bireylerin genç erişkinlere nazaran şakayı çoğunlukla algılayamaması bu uyumsuzluk modeli ile açıklanabilir. Yaşlanma süreci ile bağlantılı olarak, söz konusu yaşlı bireyler, uyumsuzluğu kavrayıp oluşan ilk algıyı yok etmek ve bu iki algıyı akılda tutmak için gerekli bilişsel kaynaktan yoksun olabilirler. Yapılan şakayı anlamak, bellek kapasitesi ve kontrol fonksiyonlarının çalışmasıyla ilgilidir. Bunun yanında yaşlılar, şaka yapmaya uğraşıp ve bu konuda başarılı olduklarında doğal olarak gençlerden daha çok şakaya değer verip mizahı göremeyenlerden daha fazla yaşamdan zevk alacaklardır.

Yaşlı bireylerin mizah konusunda gençlerden daha avantajlı olabileceği başka özellikler de vardır. Bilgelik yaşla birlikte artan akıl yürütme işi olup öznel refahla ilişkilidir. Mizah, bilgilikle ilintilidir. Bilge kişi, mizahı nasıl kullanacağını ya da kendine ne zaman güleceğini bilir.

Dahası, sezgi, yaşla birlikte uzmanlaşma ve deneyim sahibi olarak gelişen karar verme şeklidir. Mizah gibi sezgi de düşüncenin temel şekli olarak yeniden inşa edilir. Şema oluşumu ve uyumsuzluk çözümünde mizahın yardımcısıdır sezgi. Bu sayede, mantıksal analizden ziyade ilk izlenimle hızlı bir şekilde mizahı anlar ve fark edebiliriz.

Zamanda yolculuk

Geçmiş, bugün ve gelecek üzerine kafa yormak ve bu zihin temsili içinde ayrıntıları oluşturmak muazzam bir insani yetenektir. Mizahta olduğu gibi, zaman algısı da insan deneyiminin temelini oluşturur. Mizah yeteneği, zamanda yolculuk ve öznel refahın zihinsel gücüyle şekillenir.

İnsanlar, geçmişin, bugünün ve geleceğin zihinsel temsilini ayrıştırmada büyük oranda farklılaşırlar. Söz gelimi; bazı insanlar, psikologların olumsuz geçmiş bakış açısı dediği bugünle ilgili bir şey yapmayıp ve bugünü ve geleceği iyiye götürme yerine geçmiş hatalar üzerinde sürekli kafa yorabilirler.

Zaman algısı, iyi duygular hissetmekle ilgilidir. İnsanlar geçmiş ve bugünün anılarını detaylandırma durumuna bağlı olarak kendilerini iyi hissettiklerini dile getirmişlerdir. Baskın detayları ortaya çıkarmak için olayların “nasıl” olduğuna odaklanan bireyler, soyut fikirleri ortaya çıkarmak için olayların “neden” olduğuna odaklanan bireylerden daha çok yaşamdan zevk almışlardır. Söz gelimi; başarısız sonuçlanan bir ilişkiyi hatırlamada ayrılığa yol açan olaylara odaklananlar, aşk ve bağlılıkla ilgili soyut sıradan açıklamalara odaklananlardan daha çok mutlu olmuşlardır.

Yapılan bir araştırmaya göre; mizahı iyi yönde kullanan kişiler, geçmişi olumlu yönde algılarken, mizahı kendini savunma aracı olarak kullanan kişiler ise geçmişe yönelik olumsuz bakış açısına sahip olmaktadırlar. İşte bu tür çalışma, sosyal etkileşimi nasıl düşünmemiz ve yorumlamamız üzerine bir algı geliştirmemize yön verdiği gibi pozitif açıdan mizahı kullanmanın düşüncelerimizi ve ruh halimizi geliştirebileceğini de gösterir. Klinik psikologlar, öznel refahı arttırmada bir tedavi yöntemi olarak mizahı kullanırlar.

Çalışmanın ileriki sürecinde ben ve öğrencilerim, kolej öğrencilerinin notlarında mizahın etkisi üzerine araştırmalar yaptık. Ulaştığımız ilk sonuçlara göre mizah yeteneği güçlü olan bireylerin geçmişin, şu anın ve geleceğin iyi yönlerine baktıkları görülmüştür. Yaşamında mizaha yer veren kişilerin olayların mutlu yönlerine odaklandığı görülmüştür. Çalışmamızın başında olmamıza rağmen elimizdeki veriler, zihinsel zaman yolculuğunun bilişsel süreç ile mizah anlayışı arasında ilişki olduğunu desteklemektedir. Konu üzerine ileride yapılacak araştırma, tuhaf duyguların ortaya çıkmasına etken olan uyumsuzluğu belirleme ve çözümlemeye katkıda bulunabilir.

Mizaha saygı

Mizahın günlük yaşantımızdaki değerini ve diğer önemli zihin süreçleri ile ilgisi olduğunu öğrendikçe, deneysel psikologlar mizah üzerine olan düşüncelerini yeniden şekillendirmektedirler. Şaka bu ya; “Bir ampulü değiştirmek için kaç psikolog gerekir?” Cevap: yalnız bir. Ancak bu da o lambanın da değişimi gerçekten istemesi ile olur.

Mizah üzerine çalışma bize bellek, akıl yürütme, zaman algısı, bilgelik, sezgi ve öznel refah ile ilgili teorik süreci araştırma olanağı sağlıyor. Yine bu çalışma yaş, cinsiyet ve kültür ekseninde mizahı tanımlama, açıklama, kontrol etme ve tahmin etme fırsatını sunuyor.

Komik olan nedir ya da ne değildir üzerine bir karara varamadığımız bir kenara dursun; mizahın, davranış bilimiyle ilgili olduğu deneysel psikologlar arasında uzlaşmaya varılmış bir konudur. Nitekim mizah, gerçekten ciddi bir iştir.

Yazar: Janet M. Gibson
Çevirmen: Özlem Yavuz
Kaynak: Quartz 


Paylaş

Düşünbil Portal

Düşünbil Portal, bilim, felsefe ve psikanaliz alanlarında yazılı ve görsel içerikli makale, deneme ve çeviri yayınlayan çok içerikli bir portaldır. Genel okur-yazar kitlenin bilinçlenmesini ve farkındalık kazanmasını amaçlamaktayız. “Düşünen her insan gençtir” vizyonu ile her genç insana hitap etmeyi amaçlayan Düşünbil Portal, dergi ve etkinliklerle bu amacını geliştirmektedir.

https://www.dusunbil.com