603’ten 1868’e kadar süren Japonya’nın Edo döneminde, iki başkent arasında bir yol vardı: Shōgun’un başkenti Edo ve imparatorluk başkenti Kyōto. Bu yola “Tōkaidō Yolu” deniyordu. 514 kilometrelik yol, resmedilmeye değer Doğu Honshu’nun güzel deniz kıyısından geçiyordu. Uzun mesafe olmasına rağmen, gezginler genellikle yürüyerek yada cago (samuray olmayan sınıfın taşıyıcıları tarafından taşınan sedye türü) aracılığıyla bu yolu katediyorlardı. Yol boyunca, yolcular için dinlenmeyi sağlayan 53 istasyon vardı.
1832’de Utagawa Hiroshige bu gezginlerden biriydi ve bu manzaradan çok etkilendi. Eve döndükten sonra, Tōkaidō Yolu’na adanmış olan ünlü Hōeidō basımını yayınladı. Baskılar, ukiyo-e tarzında, 17. yüzyılın ikinci yarısında çıkan geleneksel Japon ahşap oyma tipinde yaratılmıştı. Bu üslupla manzara çizimine pek rastlanmıyordu ve bu Hiroşige’nin buluşlarından biri haline geldi. “Tōkaidō’un Elli Üç İstasyonu” serisi çok büyük bir başarı yakaladı ve Hiroshige’yi ünlü bir grafiker yapmış oldu: Ukiyo-e tarzının son büyük ustası.
Ünlü ukiyo-e hayranlarından biri, Fransız sanatçı Vincent van Gogh‘du. Japon baskıları konusunda tecrübeli bir koleksiyonerdi, çalışmalarının tamamının Japon sanatı üzerine kurulduğunu iddia ederek Empresyonist sanat hareketini “Fransa Japonları” olarak adlandırdı. HiChige etkisi altındaki kişiler arasında Paul Cézanne, James Whistler ve Claude Monet vardı. New York Halk Kütüphanesi’nde saklanan baskılardan yapılan “Tokaido Yolu Elli Üç İstasyonu” koleksiyonun örneklerini buradan görebilirsiniz.
Yazar: Tatiana Kiryukhina
Çevirmen: Gözlem Küçük
Kaynak: bigthink
Düşünbil Portal’da yayımlanan, Düşünbil yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır.