Antik Roma ile ilişkilendirilen en tanınmış figürlerden biri gladyatörler. Çılgınca tezahürat yapan kalabalığın eğlenmesi için devasa, mermer amfitiyatrolarda ölümüne dövüşen güçlü savaşçıları izlemek etkileyici olsa gerek. Gelin, gladyatörlerin kökeni, çeşitleri ve büründükleri farklı biçimler hakkında bilgi edinelim.
Roma Geleneği ve Roma Eğlence Kültürü
Romalılar gösterişli halk eğlencelerine düşkündü, gladyatör oyunları da bu eğlencelerden biriydi. Ama tek şiddetli halk gösterileri gladyatör oyunları değildi. Antik Roma’da devletin ludi (doğrudan çeviriyle oyun) düzenleme görevi bulunuyordu. Bu oyunlar iki kategoriyle birbirinden ayrılmışlardı: Biri tiyatro, dans gösterileri ve at yarışlarını, diğeriyse gladyatör dövüşleri, vahşi hayvan şovları ve başka pek de sıradan olmayan gösterileri, bir başka deyişle munera’yı kapsıyordu. Tanrılara saygılarını sunmanın bir yolu olan ibadet ve kurban etme ritüelleri eşliğinde birçoğu dini bayramlarda gerçekleştirilen bu faaliyetler, Romalıların eğlence anlayışına göre dini bir unsur barındırıyorlardı.
Gladyatör Oyunlarının Ortaya Çıkışı
Gladyatör kavramı, Orta İtalya’da Romalılara öncülük etmiş olan Etrüskler ile ortaya çıkmıştır. Etrüskler liderleri öldüğünde, bir çift savaşçıyı liderlerinin ruhunu onurlandırmak için, cenaze töreninin bir geleneği olarak ölümüne dövüştürürdü. Bu uygulama zamanla kurumsallaştı. Romalılar da bu geleneği taklit ettiler. Gladyatör oyunları cenaze törenlerinin bir parçası olarak Roma Cumhuriyeti’nin sonraki 800 yılı boyunca nadiren gerçekleştirildi.
Nadir Düzenlenen Gladyatör Etkinlikleri
Cumhuriyetin son zamanlarında bu uygulama değişmeye başlamıştı. Jül Sezar, babası 20 yılı aşkın bir süre önce ölmüş olmasına karşın, Yaşlı Sezar’ın onuruna 320 çift gladyatörün yer aldığı bir gladyatör gösterisi düzenlemişti. Bu oyunlar Genç Sezar’ı Roma halkının gözünde sevilen biri yapmıştı. İmparatorluk döneminde senato, kanunlar gereği yılda iki gladyatör gösterisinden daha fazlasına maddi destekte bulunamazdı. Ama imparatorun gerçekleştirebileceği gladyatör gösterilerinin sınırı yoktu. Buna rağmen, gladyatör oyunları nadir ve sıra dışı etkinlikler olarak kaldılar. Örneğin İmparator Augustus, 60 yılı aşkın süren hükümdarlığı süresince gladyatör gösterilerini sadece sekiz kez gerçekleştirdi.
Gladyatör Oyunlarındaki Artış
Hem Roma’da gerçekleştirilen oyun günlerinin miktarında hem de düzenli şekilde planlanan gladyatör oyunlarında istikrarlı bir artış meydana gelmişti. M.S. 354 yılına gelindiğinde, teatral eğlenceler ile 102, at yarışları ile 64, gladyatör gösterileri ve canavar avları ile 10 gün olmak üzere yılın altı ayı boyunca oyunlar gerçekleştirilirdi.
İyi dövüşçüler olarak görüldükleri için gladyatör olarak görevlendirilen köleler de dahil olmak üzere, gladyatörler için üç tip kaynak bulunmaktaydı. Köle sınıfında Roma
seferleri sırasında ele geçirilen savaş esirleri de vardı. Zaman zaman suçlular gladyatör olmaya mahkûm edilirlerdi. En nadir tür ise şöhret ve servet için gladyatör olmaya gönüllü, özgür insanlardı.
Bir Gladyatörün Meydana Gelişi
Gladyatör olmak isteyen biri, tehditkâr görünümü ya da gladyatörün dövüş becerilerine göre sahne adı edindiği bir eğitim okuluna gönderilirdi. Mesela, meşhur bir gladyatöre Flamma yani “Alev” deniyordu. Cumhuriyet döneminde birçok okul şahsa ait ama imparatorun ve devletin denetimi altında olan işletmelerdi. Görevlilerin arasında silah üreticileri, gardiyanlar, masörler, doktorlar ve en önemlisi de lanista adı verilen bir eğitmen vardı.
Potansiyel bir gladyatör öncelikle temel dövüş tekniklerine aşina olana dek ahşap silahlarla genel bir eğitimden geçerdi. Lanista değerlendirmede bulunur, ardından gladyatör adayına kabiliyetlerine bağlı olarak özel bir eğitim programı tahsis ederdi. Silahlar ve stratejilerine göre gruplandırılmış en az 14 çeşit gladyatör bulunmaktaydı. Kullandıkları uygulama silahları, kas kütlesini ve dayanıklılığını arttırmak için gerçeklerinin iki katı daha ağırdı.
“Arpa Çocukları”
Gladyatörler güçlenmek için karbonhidrat bakımından zengin bir diyet uyguladıkları için “arpa çocukları” takma ismini alırlardı. Yağ ve kas katmanlarını kuvvetlendirmelerinin sebebi, hayati organlara veya iç boşluklara nüfuz ederse ölümcül olabilecek bıçak yaralarına karşı daha fazla koruma sağlamaktı.
Karşıtlık Savaşı
Romalılar karşıtlık savaşlarını severlerdi ve genellikle ağır silahlı ve zırhlı bir adamı, düşük donanımlı ve hareketli bir rakiple karşı karşıya getirirlerdi. İyi silahlandırılmış gladyatör çeşitlerinden bazıları Galyalılar, Hoplitler, Samnitler ve Secutor adı verilen gözde bir sınıftı.
Bütün gladyatörler kılıç taşıyor ve yüzü tamamen kapatan bir miğfer takıyorlardı. Bazıları zırhla kuşanırken diğerleri daha hafif zırhlar giyerlerdi. Ama hafif zırhlılar ellerinde devasa, beş metrelik kalkanlar taşırlardı. Gladyatörler tüm bu durumlarda iyi korunur fakat yavaş hareket ederlerdi.
Hafif Silahlı Trakyalı
Hafif silahlıların arasında en tanınanı, çevik bir gladyatör olan Trakyalıydı. Az zırh kuşanır ya da hiç kuşanmaz, bir elinde tahta veya hasırdan yapılma bir kalkan, diğerinde ise kısa, eğri bir kılıç tutardı. Trakyalı, düşmanının savunmasında bir boşluk arayarak bir ileri bir geri hareket ederdi. İyi kuşanmış rakibi peşine düşer, onu kaçmak için üstün çabukluğunu kullanamayacağı bir yerde köşeye sıkıştırmaya çalışırdı.
Farklı Gladyatör Türleri
Bir başka tanınmış daha düşük donanımlı gladyatör, bir elinde ağırlıklı bir ağ, diğerinde ise üç dişli bir mızrak tutan, bir peştamaldan başka hiçbir şey giymeyen Retiarius’du. Onun stratejisi rakibin etrafında dans ederek ağa dolanmasını sağlamak ve onu üç dişli mızrakla şişlemeye çalışmaktı. Daha ilginç gladyatör türlerine kementlerle dövüşen erkekler de dahildi. Diğerleri hafif savaş arabalarıyla arenayı dolaşırlardı. Makas adı verilen bir dövüşçünün kollarından biri de ucunda yarım daire biçimli bıçak taşıyan metal bir boruydu.
Kadın Gladyatörler
Gladyatör adayı, eğitiminin son aşamalarında ahşap silahlardan gerçek, çelik olanlara geçerdi. Gladyatörlerin büyük çoğunluğunu erkeklerin oluşturmasına rağmen kadın gladyatörler de savaşırdı. Görünürde bazıları tanrıça Venüs’ün kılığına girerken diğerleri Amazonlar (mitlerde yer alan meşhur dövüşçü kadınlar) gibi giyinerek mücadele ederlerdi. Bir kadın yaratıcı bir şekilde kendini en iyi Yunan savaşçılarından biri olan Akhilleus’un (Aşil) kadın versiyonu olan Achillia olarak adlandırmıştı.
Çeşitli Gladyatörlerin Kiralanması
Gladyatör gösterisi düzenlemek isteyenler, istedikleri gladyatörü okulların birinden kiralardı. Maliyetleri – ilk kez gösteriye çıkan ya da pek yetenekli olmayan gladyatörler için – 1000 sestertius ila – deneyimli bir savaş gazisi için – 15000 sestertius arasında değişirdi. En ünlü gladyatörler her çıkışlarında 100000 sestertius olduğu düşünülen muazzam ücretler talep ederlerdi. Merasimlerin tuhaf bir yanı ise dövüşten bir önceki gece bütün rakip gladyatörlerin birlikte yemek yemesiydi. Meraklı ya da marazi taraftarlar bu yemeklere gelmek ve izlemek için para öderlerdi.
©® Düşünbil (2022)
Yazar: Gregory Aldrete
Çeviren: Şevval Karadeniz
Çeviri Editörü: Onur Demir
Kaynak: wondriumdaily.com