İttihat ve Terakki Cemiyeti devlet idaresinde on yıl iktidarda kaldı. İktidarda olan cemiyet üyelerinin hayatı, ilişkileri ve siyasi anlayışları devlet yönetimi üzerinde etkili oldu. Maliye nazırı olan Mehmed Cavid Bey‘in faaliyetleri o dönemde meydana gelen olaylar açısından önemli oldu. Mehmed Cavid Bey’in adı İzmir Suikasti’ne karıştı. Mehmed Cavid Bey yargılama sırasında kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmedi. (Aydın, 2015:1)
Mehmet Cavid Bey, 1875 yılında Selanik’te doğmuştur. İlk ve orta öğrenimini Selanik’te yaptıktan sonra İstanbul’a gelerek Der Saadet Mekteb-i İdadi-i Mülki (İstanbul Lisesi) ve Mülkiye’de okumuştur. Maliye ve iktisat çalışmalarında bulunan Cavid Bey, 1901’den itibaren kaleme aldığı ve orijinal adı İlm-i İktisat olan dört ciltlik çalışmasını yayımlamıştır. Bu yazıda tanıtımını yapacağım kitap, bu dört ciltlik kitabın kısa özeti şeklinde Liberte Yayınlarından “İktisat İlmi” adı ile çıkmış olan eserdir.
Mehmet Cavid Bey’in yaptığı çalışmalara göz attığımızda 1908’de ilan edilen İkinci Meşrutiyet’in ardından Ulumi İktisadiye ve İçtimaiye Mecmuası (UİİM)’nda ekonomi ve maliye politikalarının nasıl uygulanması gerektiği konusunda yazılarının olduğunu görmekteyiz. Buna ek olarak birçok gazete ve dergide günlük konularla ilgili düşüncelerini belirten birçok makale ve fıkralara rastlanmaktadır.
Cavid Bey, ilk yazılarını Servet-i Fünun dergisinde kaleme almıştır. Burada yazdığı yazılar felsefe, sosyoloji, iktisat ve maliye konularını kapsamakta olup, bu mecmuada olgunlaştırdığı fikirlerini daha sonrasında en önemli eseri sayılabilecek İktisat İlmi kitabında geliştirecektir. (Eroğlu, 2008: 311)
Orijinalinde 1476 sayfa ve 4 ciltten oluşan “İlmi İktisat”, o dönemin en kapsamlı iktisat kitabı olarak göze çarpmaktadır. Eserin ilginç özelliklerinden bir tanesi, daha öncesinde üniversitelerde ilm-i servet olarak okutulan iktisat derslerinin, bu kitapla birlikte ilm-i iktisat olarak anılmasına başlanmasına vesile olmasıdır. (Çavdar, 1982: 24)
Kitabın giriş kısmında ekonomi politik kavramının servet ilmi olarak dilimize çevrildiği ve iktisat ilmi adı altında kullanımının benimsenmesinin çok eskiye dayanmadığı belirtilmiş, iktisat ilmi ile uğraşanların ekonomik yapılarının toplumdaki algılanışlarının ne yönde olduğu tartışılmıştır. Yazara göre iktisatla uğraşanların toplum içinde mutlaka servet ve mal sahibi kişiler oldukları algılanmaktadırlar. Fakat gerçek yaşamda olan ve olması gereken bu uğraş içerisindekiler aslında işin özünü araştıran kişilerdir ki servet ve mal sahipliği olmazsa olmaz şart değildir elbette.
İkincil olarak değinilen konu ise iktisat ilminin yavaş yavaş politik iktisat olarak adlandırılmasından sıyrılarak ekonomi ve ekonomi bilimi olarak karşımıza geldiği tartışmasıdır. İktisat artık tanımlanırken eskiden olduğu gibi “ekonomi politik” olarak adlandırılmayacak “ekonomi bilimi” tabiri kullanılacaktır.
İktisat birçok başka bilim dalıyla ilişki içinde olmuştur. Kitap içerisinde bu bilimler felsefe, ahlak, hukuk, iktisadi coğrafya ve istatistik olarak sıralanmaktadır. Birbirini devamlı besleyen bu bilim dalları ile iktisadın gelişimi giriş bölümünde açıklanmakta, son olarak tarih ile olan ilişkileri şu cümle ile aktarılmaktadır:
“Tarihi ciddi bir şekilde tetkik edebilmek için iktisadi kanunlara vakıf olmak gerekir. Tarihi olaylar da iktisadi olayların delilleridir.”
Giriş bölümünde daha sonra İktisat İlminin Tarihçesi konu başlığı altında eski çağlardan itibaren Yunan ve Roma filozoflarının iktisadi meseleler ile hiç ilgilenmedikleri belirtilmiş, ilk çalışmaların Yeni Çağ’da Avrupa’da Fizyokratlar tarafından yapıldığı söylenmiştir. Fizyokratlar hiçbir eser meydana getirmemiştir. Sırasıyla Adam Smith, John Stuart Mill, David Ricardo, Malthus ve çalışmaları bu bölümde tanıtılmıştır. Ülkemizde ise Mülkiye’de okutulan başlıca eserler, Ohannes Paşa’nın “Servet-i Milel” ve Nail Bey’in “İlm-i Servetleri”dir.
Giriş bölümünün son kısmında ise iktisat ilminin tanımı şöyle verilir: Servetin üretilmesi, bölüştürülmesi, kullanılması ve tüketilmesine sebep olan kanunlardan bahseder. Son olarak kitaba da ana başlık olarak verilecek olan dört kısımdan söz edilir. İktisat servetin bir safhasına karşılık gelen dört kısımdan oluşmaktadır. Bu kısımlar şöyle verilmiştir:
1)Servetin Üretilmesi
2)Servetin Bölüşümü
3)Servetin Kullanılması
4)Servetin Tüketilmesi
Kitabın her aşamasında servetin bir bölümünden bahsedilerek dört aşama da incelendikten sonra bütçe başlığı altında genel gelirler ve harcamalara dair bilgi verilerek kitap sonlandırılmıştır.
Kaynakça:
Çavdar, T.(1982). Türkiye’de Liberalizm’in Doğuşu, Uygarlık Yayınları.
Eroğlu, N. (2008). İttihatçıların Ünlü Maliye Nazırı Cavid Bey, Ötüken Yayınları.
Yazar: Ayten Nahide Korkmaz
Düşünbil Portal’da yayımlanan, Düşünbil yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır. Düşünbil Portal’da yayımlanan tüm özgün yazıların içeriğinden yazarları sorumludur.