Site icon Düşünbil Portal

Ölüm ve seks, öfke ve gerçeklikten kaçış: Game of Thrones

Paylaş

Televizyonda ne izleyeceğinizi seçerken nelere dikkat edersiniz?  “Haz Teorisi”ne göre, izleyeceğimiz programları seçerken ihtiyaç ve hedeflerimize göre hareket ediyoruz. Peki ya sizin seçimleriniz ihtiyaçlarınız konusunda ne söylüyor?

Modunuzu değiştirmek istediğinizde ya The Big Bang Theory’ yi ya da Frasier’in eski bölümlerini yeniden izlemeyi tercih edebilirsiniz. Üzüntünüzü azaltmak veya yorucu bir günün ardından üzerinize oturmuş olan stresli ruh halinden kurtulmak istiyorsanız beklentiniz bu dizilerden birini izleyip modunuzu yükseltmek yönünde olacaktır. Peki Game of Thrones‘u izlemeyi seçtiğinizde de mi aynı hisle hareket etmiş olursunuz?

Televizyon dizisi Game of Thrones, cinsel şiddet ve kanlı ölüm sahneleriyle aralarında eleştirenlerin de bulunduğu geniş bir hayran ve dünya genelinde oldukça geniş bir izleyici kitleyi etkiledi. Peki, özellikle cinsel şiddet başta olmak üzere şiddeti ve şiddetli ölüm sahnelerini içeren televizyon programlarını izlemeyi tercih ederken ne düşünürüz? Sadece gerçeklikten mi kaçarız yoksa dünyevi olan her şeyden ve derinlikten kaçmak için mi bu tür programlar izlemeyi seçeriz? Tabi ki Game of Thrones sadece ölüm ve cinsel şiddet içeren bir program olarak değil; izleyicisine daha sığınılabilir ve izlemesi daha keyifli imgeler üzerine kurulu bir fantezi krallığı kurma olanağı da sağlıyor. Ayrıca çok sık yer almasa da içeriğinde ölüm ve cinsel şiddetin yer aldığı The Sopranos veya Boardwalk Empire gibi diziler de mevcut. 

Şiddetteki Haz 

Sizce cinsellik ve ölüm temalarının ağırlıklı olarak yer aldığı filmlerde ilgimizi çeken nedir? Ölümle ilgili düşüncelerin cinsellikle ilgili düşüncelerimizi yönlendirdiği apaçık. Yapılan bir çalışma, ölüm hakkında düşünmeye sevk edilen katılımcıların ölüm riski yüksek seks fantezilerine – ilk buluşmada korunmadan cinsel ilişkiye girmek gibi- olan yatkınlığının arttığını ortaya koyuyor. Kendi ölümümüzü düşündüğümüzde yeniden doğmayı ya da yeni bir başlangıcı da düşünüyor olabilir miyiz? Ya da ölüm düşüncesinin verdiği rahatsızlığı seksüel hazla bastırmayı mı yeğliyoruz? Bunu destekleyen çalışmalar da yok değil; yine yapılan bir çalışmaya göre, kafası ölüm düşüncesiyle fazlasıyla dolu olan bireylerin anlattıkları şeylerin temelinde cinsel içerikli mesajlar yer alıyor. 

Öte yandan televizyon programlarında resmedilen seks ve ölüm temalarının yanı sıra şiddetin kendisinin daha heyecan verici olduğu da bir gerçek. Medyada yer alan şiddet içerikli programları izledikçe daha duyarsız ve saldırgan bireyler halini almıyor muyuz? Bu nedenle neden daha saldırgan davrandığımızı anlamamızda bize yardımcı olacak verileri elde edebileceğimiz pek çok araştırma yapılıyor.  Bunlardan bazıları şiddet ve saldırganlığa yatkın olan bireylerin kendilerini tetikleyen herhangi bir faktör sonucunda şiddete daha da meyilli bir hal aldıklarını destekliyor. Öyle ki, saldırgan görüşlere, hedef ve değer yargılarına meyilli bireyler medyada yer alan şiddet, provokasyon, acı ve öfke içerikli programlara maruz kaldığında saldırganlık ve öfkelilik halleri daha da tetikleniyor. 

Şiddet onaylanmalı mıdır?

Şans eseridir ki yıllardır televizyonda yayınlanan şiddet içerikli programları izlediğimiz için hiçbirimiz kana susamış, şiddet yanlısı canavarlara dönüşmedik. Geçmişe baktığımızda ise bundan yaklaşık 2000 yıl öncesine kadar insanların gerçek hayattaki ölüm kalım savaşını izlemek için Gladyatörleri görmek amacıyla meydanlarda toplandığını görüyoruz. Bugün ise bunu, kendi evimizdeki konfor eşliğinde televizyondan izleyerek gerçekleştiriyoruz.  Belki de çok fazla şiddet içerikli program izlediğimiz için haberlerde veya gerçek hayatta karşımıza çıkan tehlikeler karşısında köşeye saklanmak yerine duyarsızlaşıyoruz. Şiddetin haklı bir eylem olduğunu,  kötü adamların hak ettikleri için ölmeleri gerektiğini öğreten programların kurmaca içeriklerine inanarak ve sürekli düşünceleri bizimle aynı olan insanların görüşlerini onaylayarak şiddeti normalleştiriliyor ve şiddetin “cool” bir şey olduğuna inanıyoruz.

Dozunda mizah

Bu gece koltuğunuza uzanın ve kendinize farklı bir şeyler izlemek için şans tanıyın; Frasier’in birkaç bölümünü izleyin. Haz Teorisi‘ne göre her ne kadar o anki duygusal açlığınızı tatmin etmeyecek de olsa esprili, eğlenceli, kaliteli diziler izlemek o gecelik oyalanma ihtiyacınızı karşılayacaktır. Öte yandan oyalanmak için izlediğiniz favori televizyon programınızın o an sahip olduğunuz negatif durumdan uzaklaştığınızı destekleyen pek çok araştırma sonucu da mevcut, bu yüzden favori programınız sizin dikkatinizi çekmeyi başarırken öte yandan da bu duruma odaklanmanızı engelleyebilir. 

Oysa ki uzun vadede bir psikologla görüşmek sizin bu radikal ruh halinize odaklanmanıza ve çözüm bulmanıza yardımcı olabilir. Sadece hafif komedi dizileri izleyerek bu durumdan kurtulamazsınız. Tabi ki bu sadece boş zamanlarınızda izlediğiniz Game of Thrones veya Fraiser gibi dizilerden uzak durmanız için düzenlenmiş bir oyun değil; daha fazla kahkaha seks, şiddet ve ölüm şerefine içmenize yardımcı olabilmek için harika bir seçenek de olabilir.

İyi bir mizah anlayışı, sadece bir geceliğine de olsa modunuzu değiştirmeye yardımcı olacaktır ve belki de bazen ihtiyacınız olan tek şey odur.   

Çevirmen: İhsan Tarık Çelik
Kaynak: Blue Horizon Counseling

Düşünbil Portal’da yayımlanan, Düşünbil yazar ve çevirmenlerine ait herhangi bir yazı, çeviri, makale ve haber izin alınmadan basılı olarak ya da internet ortamında kullanılamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz. İzinsiz kullananlar hakkında hukuki yollara başvurulacaktır.


Paylaş
Exit mobile version