Doğmak nedense 1967 yılına nasip olmuş. Ankara’da geçen ve oldukça uzun gelen okul yıllarını Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesinden 1991'de mezun olarak tamamladım. Yetmedi yine aynı ciddi şehirde uzmanlık eğitimi alıp 1997’de nöroloji uzmanı oldum. Sonrasında Haziran 2001 tarihinde yolum Zonguldak'a düştü. Halen bu şehirde Üniversitenin Nöroloji Kliniğinde Öğretim Üyesi olarak hayatımı kazanmaktayım. Davranış bilimleri dışında, müzik, edebiyat ve doğa fotoğrafçılığı diğer ilgi alanlarım. Okumak dışında elimden geldiğince yazmayı ve yazdıklarımı paylaşmayı da seviyorum. Yazdıklarımı bir araya getirdiğim yayımlanan kitaplarım var; Yeni Yetenlere (Şiir); Olduğu Gibi (Şiir); Sormadan Gidilir Bazen (Öykü); Yarının Dünüdür Bugün (Öykü); Gölgeler Güneşte Gezinir (Öykü); Bir Nöroloğun Gözünden İnsan Neden Sanat Yapar? (Araştırma-İnceleme).
Sosyal medyadan kaçış olanaksız. Çok faydalı olabiliyor. Örneğin sizi yıllardır göremediğiniz arkadaşlarınıza kavuşturabiliyor. Ancak kimi zaman baş ağrıtıyor. Sosyal medya ortamında karşılıklı sohbetler esnasında söylemek istediğiniz çok ama çok...
Genişliği elli santimetre, yerden yüksekliği 30 cm, uzunluğu ise 5 metre olan bir tahta bloğun üzerinde yürüyebilir misiniz? Herhangi bir sorun yaşamadan bu işlemi yerine getirebilirsiniz sanırım. Hatta koşarak...
Yazılarıma başlık bulmakta hep zorlanmışımdır. Bu kez de öyle oldu. Başlığı, psikoloji profesörü Louise Barret‘in “Beynin Ötesi: Beden ve Çevre, Hayvan ve İnsan Zihnini Nasıl Şekillendirir” adı ile dilimize...
Eğer orada çalışmıyorsanız hastanede bulunmak, insanda bunaltı düzeyinin az ya da çok artmasına neden olur. Hasta ve hasta yakınları bir an önce buradan ayrılmak ister. Muayene sonrası hastadan tetkik...
En tipik ve en eski kalıp ön yargılardan birisi ırkçılıktır. Biyolojik olarak hiçbir anlam ifade etmeyen ırk kavramı diğerlerine bakışımızı ve davranışlarımızı olumsuz yönde etkilemeye başlıyor. Bir grup beyaz...
Komplo öyküleri hep belirli bir inanan kitlesi bulur. Dedikoduyu, kişiler arası ilişkilerdeki olası boşlukları doldurmayı çok severiz. Bir maçtaki bir tartışmalı pozisyona birçok farklı yorum getirilir. Aynı olaya şahit...
Sık sık kendimi şimdiki öğrencileri, ayrıca kendi öğrencilerimizi de eleştiren sohbetlerin içinde buluyorum. Yaşlanıyoruz bu kesin. Bu sohbetlerde “Gençler az kitap okuyor!” ya da “Çevre sorunlarına karşı gerekli ilgiyi...
Bundan birkaç yıl önce tanıdığım birisi sabah yaptığı alışverişteki sonradan fark ettiği tuhaflıktan bahsetmişti. Bütçesine göre almayı planladığı bir aleti 200 TL’ye bulup almamış, biraz daha dolanmış ve aynı...
Karşı masadaki kişi ile göz göze geliyorsunuz. Bu bakışma kısa süreli bir göz temasından daha uzun sürüyor. Normalde karşıdaki kişi ile ilgili bir hisse, bir duygu durumuna kapılmanız gerekir....
Kısa zaman önce biz insanlar kendi içimizde sonradan “Süper Yaşlılar” diye tanımladığımız bir gurubun var olduğunu fark ettik. Bu güzel insanlar 80 yaş üzerinde olmalarına karşın bilişsel yetilerinde zamanın...